Kemal Arıbaş’ın Anlatımıyla Özel Bir Gelenek
Arap Alevi toplumu, inanç kültürlerinde önemli bir gün olan 9 Rebiülevvel Bayramı’nı büyük bir coşkuyla kutluyor. Bu özel gün, çocuklara adanmış bir bayram olarak öne çıkıyor. 9 Rebiülevvel, hicri takvime göre yılın üçüncü ayı olan Rebiülevvel'in dokuzuncu gününe denk geliyor. Yeniliği, bereketi ve doğanın uyanışını simgeleyen bu bayram, Arap Aleviler için hem teolojik hem de kültürel anlamda büyük bir önem taşıyor.
Hicri Takvimin Sembolizmi ve 9 Sayısının Önemi
Hicri-kameri takvim, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicreti ile başlar. 9 rakamı, mitolojiden Türk tarihine kadar birçok toplumda yeniden doğuşu sembolize eder. Kemal Arıbaş’ın anlattıklarına göre, Türk-Altay mitolojisinde 9 rakamı kutsaldır. Göktürklerde yeni doğan kağanlar göğe kaldırılıp 9 kez döndürülürken, Musevilerde “Tişa Yeme Leida” olarak bilinen 9 ay gebelik dönemine gönderme yapılır. Şamanlarda kutsal hırkanın üzerinde 9 çıngırak bulunurken, Hristiyan inancında İsa’nın dokuzuncu saatte öldüğü bilinir.
Arap Alevilerinde 9 Rebiülevvel Bayramı
Arap Alevi toplumunda, her peygamber ve kültüre saygı temel bir prensip. Bu inanç çerçevesinde çocuklar, inancın öznesi olarak kabul edilir ve bayramlar da bu temele dayanır. Bu özel günün arifesinde türbe ziyaretleri yapılır, adaklar adanır ve yerine getirilir. Bayram günü kurbanlar kesilir, kazanlarda pişirilen yemekler çevreyle paylaşılır. Çocuklara yönelik dualar edilir; onların sağlıklı, mutlu ve uzun bir ömür sürmeleri için temennilerde bulunulur.
Bu anlamlı bayram, toplumun birlik ve beraberliğini pekiştirirken, çocukların geleceğin teminatı olduğu bilinciyle Arap Alevileri için manevi bir değer taşır.
"Çocuklar Ölmemeli, Yaşamalı"
Çocukların hayatının kutsallığını ve korunması gerektiğini vurgulayan bu bayram, özellikle içinde bulunduğumuz dünya şartlarında bir hatırlatma niteliği taşır. Bu bayram, çocuklara sadece bir kutlama değil, aynı zamanda yaşama dair derin bir bağlılık ve sevgi sunar.
Yorum Yazın